
Amsterdam Gezi Rehberi
Özgürlükler şehri olarak anılan Amsterdam, hafif uyuşturucu tüketiminin serbest olması ve sınır tanımayan eğlence mekanlarıyla akıllara gelse de; kanalları, tarihi yapıları, müzeleri ve daha birçok özelliğiyle dünyanın en önemli şehirlerinden biri.
Gezilecek Yerler
Amsterdam’ın kalbi olan Dam Meydanı’ndan başlayıp çıkacağınız şehir turu, büyülü atmosferiyle sizi etkisi altına alacak, bu Avrupa şehrinde zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız. Hadi o zaman Dam Meydanı’nda güvercinleri besleyip, şehirde bir tura çıkıyoruz. Dilerseniz turunuzu şehirdeki çoğu kişinin yaptığı gibi bisikletle yapabilirsiniz.
Dam Meydanı
Şehrin en ünlü meydanı, bir zamanların balık pazarıymış. Yakındaki borsa ve belediye binası sebebiyle merkez olan Dam Meydanı, çevresindeki kafeler, restoranlar, dükkanlar ile turistlerin her zaman uğrak yeri olan bir meydan.
Amsterdam Kraliyet Sarayı
Günümüzde kraliyet törenlerinde kullanılan saray, meydanda 17. yüzyıldan beri bulunmakta.
Ulusal Anıt
Dam Meydanı’nın tam ortasında bulunan bu anıt, 22 metrelik bir dikilitaşa sahip. II. Dünya Savaşı’nda ölen Hollandalılar’ın anısına yapılan anıt, aynı zamanda buluşma noktası.
Damrak Caddesi
Şehrin ünlü alışveriş caddesi, meydanın civarında bulunmaktadır.
NH Grand Hotel Krasnapolsky
Meydanın en ünlü oteli 1866 yılında, Polonyalı göçmenler tarafından kurulmuştur. Otelde kalmasanız da restoranında yemek yemenizi tavsiye ediyoruz.
Magna Plaza Alışveriş Merkezi
Dam Meydanı’ndaki bu alışveriş merkezi küçük olsa da, şehrin önemli yapılarından biri.
Begijnhof
Spui Meydanı’na yakın olan Begijnhof, tarihi binaları için görülmesi gereken bir yer. 34 numarada şehrin en eski evi olan Het Houten Huis görülebilir. Ev 1470 yılından kalma. Engelse Kerk, 15. yüzyılda inşa edilen bir kilise olarak Begijnhof’da görülmesi gereken diğer bir önemli yapı. Bir yer altı kilisesi olan Begijnhof Şapeli, Başrahibenin Evi şehrin bu önemli avlusundaki iki tarihi yer olarak dikkat çeker.
Rembrandtplein
Rembrandt’ın heykelinin bulunduğu meydan, gece gündüz hareketli bir meydan olarak tüm turistler tarafından uğranan bir meydandır.
Rijksmuseum
Hollanda Ulusal Müzesi, Ortaçağ’da dahil olmak üzere pek çok dönemden özel eserler barındırmaktadır. 8000’den fazla eserle Felemenk sanatının en büyük koleksiyonu bu müzede bulunur. Rembrandt, Vermeer, Hals, Steen gibi ünlü ressamların eserleri yine bu müzededir.
Van Gogh Müzesi
1973 yılında ziyarete açılan müze, Van Gogh’un 200’den fazla resmini, 500’den fazla çizimini, mektupları barındırmaktadır. Müze ve sanat severlerin es geçmemesi gereken bir müzedir. Toplam dört katıyla çok doyurucu bir ziyaret gerçekleştirilebilir. Museumplein’deki ünlü “I amsterdam” yazısının burada bulunduğunu hatırlatmakta fayda var.
Oude Kerk
Amsterdam’ın en büyük ve en eski kilisesi olan Oude Kerk, 14. yüzyıldan kalma gotik bir yapıdan oluşur. Vitraylar, tavan resimleri ve ünlü orguyla mutlaka görülmelidir.
Red Light District
Kırmızı Fener Mahallesi, meşhur sınırsız eğlencelerin yaşandığı bölgede genelevler, tiyatrolar, sinemalar, müzeler ve barlar bulunmaktadır. Kırmızı ışıklar altında pencerede bekleyen kadınlar, uyuşturucu satıcıları bu mahallede alışıldık manzaralardan birkaçıdır.
Vondelpark
Şehrin yoğun temposundan biraz olsun uzaklaşmak için Vondelpark, Amsterdam’daki en ideal yerlerden biridir. Bu geniş parkta, ağaçlar, bitkiler, göller gibi doğal güzellikler ve orkestra sahnesi bulunmaktadır.
Amsterdam Çiçek Pazarı
Hollanda diyince lale akla geliyorsa, Amsterdam’ın bu ünlü pazarına uğramadan dönmek olmaz. Burayı dolaştıktan sonra Muntplein’da Darphane Kulesi ve Avrupa Oteli görülebilir.
Tüm bu yerleri gördüyseniz ama Amsterdam kanallarında geziye çıkmadıysanız, Amsterdam’ı tam anlamıyla gezdiğinizi söyleyemeyiz. Amsterdam kanalları seyahat planınızda mutlaka yer almalı.